İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | be carried out f. | gerçekleştirilmek | ||
The plan must be carried out by all means. Plan, muhakkak gerçekleştirilmelidir. More Sentences |
||||
Genel | be carried out f. | yürütülmek | ||
Industrialization of the region must be carried out very carefully to avoid environmental destruction. Çevresel tahribatı önlemek için bölgenin sanayileşmesi çok dikkatli bir şekilde yürütülmelidir. More Sentences |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | be carried out feet foremost f. | toprağa verilmek |
Idioms | ||
Deyim | be carried out feet first f. | bir yerden ölene kadar ayrılmamak |
Deyim | be carried out feet first f. | önce/ancak ölüsü/cenazesi çıkmak |
Technical | ||
Teknik | peg-tray cycles be carried out i. | gerçekleştirilecek peg-tray ritimleri |